FEDAİLERİN KALESİ ALAMUT
'hasan sabbah, arkadaşları ile birlikte alamut kalesinin önüne geldiğinde, sivri tepeli dar vadilerin üzerine kurulu kalenin fethedilemez olduğunu hemen fark etti. bunun üzerine, tek başına kalenin kapısına gidip kumandanla görüşmek istediğini söyledi. köprü indirildi ve hasan sabbah içeri girdi. sabbah, kumandanın huzurunda “yanımda bir öküz postu getirdim”, dedi. postu serdi ve “bana sınırları bu postla belirlenecek büyüklükte bir arazi satarsan sana 5000 altın veririm” dedi. kumandan da kabul etti tabii hemen. sonra köprü tekrar indirildi ve sabbah kale duvarlarının dibine doğru yönelip parmağını yere doğru uzattı. ama öküz postunu işaret ettiği yere sermedi. işaret ettiği yere bir kazık dikti, uzun bir bıçak çıkarıp postu ince parçalar halinde doğradı, bu parçaları uç uca bağladı ve bir ip oluşturdu. ipin bir ucunu kazığa bağladı. kısa sürede kalenin çevresini dolaştı. kaleyi deri iple çevirmiş oldu böylece. böylece alamut kalesi sabbah’ın oldu.'
'Hıristiyanların zaman ölçüsü ile 1092 yılının ilk baharında hatırı sayılır büyüklükte bir kervan, Semerkant'tan başlayarak Buhara üzerinden Horasan'ın kuzeyindeki Elbruz platosuna dek uzanan, bir zamanlar muzaffer orduların kullandığı eski yolun üzerinde ağır ağır ilerliyordu. Karların erimeye başlamasıyla birlikte Buhara'dan ayrılan kervan haftalardır yollardaydı...' 'Avni Oğlum, Tahir'in torunu! demişti ona.'Doğruca Demavend Dağı'na giden yolu tut. Rey'e ulaşınca Şahrud Irmağı'na giden yolu sor. Irmağın kaynağı sarp bir vadide bulunmaktadır; oraya çık. Büyük bir kale göreceksin: Bu yerin ismi Alamut kalesidir, yani 'kartal yuvası!...'
Alamut Devleti'nin merkezi olarak sarp dağların tepesine yaptırılan bir kaledir.İddialara göre burası Hasan Sabbah'ın fedailerine sahte bir cennet vaad ederek kendi haşhaşilik öğretisini yaydığı mekandır. Ögretisini yaymak için fedailerine cennetin anahtarlarını elinde bulundurduğuna inandırmış ve bu sayede suikastçılar yetiştirmiştir. Dünya üzerinde suikast kavramının ilk ortaya atıldığı yerdir. Zamanın Haçlı kaynaklı tarihçileri Hasan Sabbah fedailerinin kendilerini feda edecek kadar davaya bağlı olmalarını anlamlandıramamış ve siyasi suikastleri yerine getirmesi için haşhaşın uyuşturucu etkisini kullanıldığını öne sürmüşlerdir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder